LiveZilla Live Help
LiveZilla Live Help

ÖRTMENİMİN NOTLARI 9 -AŞIRI KORUMACILIK

 

Aşırı koruyuculuk, çocuğa gerektiğinden fazla kontrol ve özen göstermesi anlamına gelir. Bunun sonucu çocuk diğer kimselere aşırı bağımlı, kendine güveni olmayan, duygusal kırıklıkları olan bir kişi olarak yetişir. Bu da onun arkadaş ilişkilerini olumsuz etkileyebilir ve arkadaşları tarafından dışlanmasına neden olabilir.

Aşırı korunan çocuklar, fazlaca bağımlı olur ve her şeylerini anneden istemeye yönelirler. Kendi başına karar vermekte zorlanır, sormadan, danışmadan bir şey yapmayan, girişim yeteneklerinden yoksun olurlar. İstediklerini ağlayarak ister, verilmezse verilene kadar ağlar veya inatçı olmaya yönelirler. Kendini korumayı öğrenemediği için savunmasız, çabuk uyum gösteren, utangaç, çekingen bir kimlik geliştirmeye yönelirler veya aşırı otoriter, etrafını kullanan, sorumsuz ve şımarık kişilikler geliştirebilirler. Aşırı korunan çocukların ruhsal gelişmeleri de engellenmiş olduğundan, büyüdüklerinde çocuksu, her şeyi bekleyen, talep eden olmazsa aşırı kızıp sinirlenen kişilikler geliştirebilirler.

Aşırı korumacılık toplumumuzda “iyi” ebeveynlikle eşdeğer tutulmamalıdır. “Aman koşma düşersin! Üzerine hırkanı giy üşürsün!”  türünde ikazlar çocuğun kendi algılarına güvenini sarsar. Düşmekten korkmayı öğrenir, düşünce nasıl kalkacağını bilemez, üşümenin daha ne demek olduğunu kestiremeden fazlaca giydirilir ve ilk rüzgarda hastalanır. Yemek konusunda yapılan zorlamalar, anneyle çocuk arsında bir güç kavgasının başlamasına neden olur. Oysa yemek yedirmek ve çocuğun her istenileni yemesini sağlamak ille de iyi ebeveynlik demek değildir. Annenin bu denli ‘fazla’ var olması, çocuğun sağlıklı gelişimini engeller. Çünkü anne kendini çocuğunun hayatında çok fazla var demektir.

 

Anasınıfındaki velilerimi düşündüğümde koruyucu aileler, ve çocukları hemen kendini belli ediyorlardı. Veliler çocuklarının her ihtiyaçlarını kendileri yerine getiriyor üstelik aynı şeyi öğretmeninin de yapmasını bekliyorlardı. Beş yaşındaki çocuklarına yemek yedirir, okula giden çocuğunun çantasını taşır ve ödevlerini yapar, sokakta koşmalarına, başka çocuklarla oynamalarına izin vermezlerdi. Çocuğu için her şeyi yapan ama ondan hiçbir talepte bulunmayan anne-baba, çocuğun öğrenme ve bağımsız olma konusundaki muhteşem kapasitesine inandığını gösteren hiçbir mesaj iletmemiş olur. Ancak unutulmamalıdır ki bu çocuklar, sevildiklerini hissediyor olabilirler, ama kendilerini hiçbir konuda yeterli hissetmeyeceklerdir.

Aşağıda size dikkat etmeniz konusunda birkaç örnek olabilecek durum yazıyorum, kedinizle bir kıyaslayın.

•Çocuğunuzun tabağındaki her şeyi yemesi konusunda ısrarcısınız.

•Çocuğunuzun hareketlerini başına gelebilecek fiziksel zararlardan korumak için engelliyorsunuz.

•Gecede dört-beş kez okul öncesi çağındaki çocuğunun üstünü örtmek için kalkıyorsunuz.

•Ayrı bir yatağı olmasına karşın, çocuğunuzun sizin yatağınızda sizinle birlikte uyumasına izin veriyorsunuz.

•Okul öncesi ya da ilkokul çağındaki çocuğunuzun yanınızdan ayrılmasına hiç izin vermiyorsunuz.

•Çocuğunuza başkası tarafından bakılmasına izin vermiyorsunuz.

•Çocuğunuza hiçbir ev işi sorumluluğu vermiyorsunuz.

•Çocuğunuzun sizin seçtiğiniz dışındaki arkadaşlarıyla dışarı çıkmasına izin vermiyorsunuz.

 

Eğer bunları yapıyorsanız, davranışlarınızı bir kez daha gözden geçirmenizde fayda olduğunu söyleyebilirim.

Keyifli bir hafta geçirmenizi dilerim…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
Yorumunuzu bırakın
Adınız
E-Mail
Yorum metini:
captcha

Yukarıdaki kodu girin:

Dilerseniz Satın aldığınız Filmlerin Son halini Animagift Ofis'te misafirimiz olup, seyredebilirsiniz.
"www.animagift.com' da yayınlanan tüm hikayelerin kullanım hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz."

En Son Görüntülenenler | Ürün Karşılaştırma | Site Haritası | Kargo & İade | Gizlilik Bildirisi | Kullanım Şartları